Selülitleri Yok Etmek İçin En Etkili Esansiyel Yağlar

Bitkilerin özlerinden yapılan esansiyel yağlar, geleneksel tıbbın bir parçasıdır. Bu yağlardan bazılarının özelliği hücrelerden biriken toksinleri atmalarıdır. Bu özellik sayesinde yıllardır selülit tedavisinde de kullanılıyor. Kadınların yüzde 90’ını etkileyen selülit sorunu için esansiyel yağlar en etkili yöntemlerden biridir.

Selülit için esansiyel yağlardan birini kullanacaksanız mutlaka bir selülit fırçanızın olması gerekiyor. Yağı her zaman dairesel hareketlerle sürün. Yağın daha rahat sürülmesi için içine bir kaç damla masaj yağı da ilave edebilirsiniz.

İşte selülitler için en etkili 10 esansiyel yağ

1. Sardunya
Sardunya uçucu yağı, tarih boyunca, esas olarak yaraları hijyen için kullanılmıştır. Cildin dokusunu iyileştirmek için de harikadır. Ayrıca sıkılaştırıcı, antiseptik, tonik, diüretik, hemostatik özellikleri sebebiyle selülite karşı savaşan en iyi yağlardan biridir. Selülitten kurtulmanın yanı sıra cildi nemlendirmeye de yardımcı olur.

İlgili Yazılar

Vicks Kreminin Farklı Kullanım Alanları
Kahveden Vücud Peelingi Hazırlayın
2. Biberiye
En popüler uçucu yağlardan biri olan biberiyenin hem lenf tıkanıklığını açma ve sıkılaştırma özelliği de vardır. Bu özelliğinden dolayı selülitle mücadelede çok etkilidir.

3. Havuç tohumu
Havuç tohumu esans yağı, yabani havuç bitkisinin kurutulmuş tohumlarından yapılır. Antiseptik, karminatif, sitofilaktik, depresif, diüretik, emmenagog ve vermifuge özelliklere sahiptir. Bu yağ, yaşlanma sürecini yavaşlatmak için cildi korun ve selülitleri ortadan kaldırır. Cildi sıkılaştırmak konusunda en etkili yağ olarak kabul edilir.

4. Greyfurt
Greyfurtlar yıllardır sağlıklı beslenme ile ilişkilendirilir. Sentetik ilaçlar da dahil olmak üzere vücuttaki toksinleri yok etmeye yardımcı olur. Zeytinyağı gibi bitkisel yağlarla seyreltilmiş bir solüsyon olarak vücudun etkilenen bölgelerinde masajla sürülür. Hindistan cevizi yağı ile karıştırıp her gün iki kez masaj yapabilirsiniz.

5. Sedir ağacı
Sedir ağacı yağı solunum yolları hastalıklarını tedavi etmek, sinirsel gerginliği hafifletmek ve böcekleri püskürtmek için kullanılmıştır. Ancak cildi dengelemek ve yabancı maddeleri temizlemek için de oldukça etkilidir. Bir idrar söktürücü olarak hizmet ettiği için sıvı tutma ve toksinleri azaltmak açısından selülite de oldukça değerlidir. Hatta aşırı yağ çekerek sorunlu dokuları enfekte hale getirmeye yardımcı olur.

6. Kereviz tohumu
Kereviz tohumu yağı, anti-romatizma, antispazmodik, karminatif, nervine, sedatif ve toniktir. Yağ vücudun aşırı sıvı almasına yardımcı olur.

7. Mandalina
Bu yağ toksinlerin vücuttan dışarıya taşınması için sindirim sistemine yardımcı olurken, kan dolaşımını da arttırır. Antiseptik, antispazmodik, sitofilaktik, depresif, sakinleştirici özellikleri içerir.

8. Turunç
Turunç, selüti yok etmek için etki yağlardan biridir. Anti-inflamatuar ve anti-kanser özellikleri sunarken vücutta detoksifikasyona yardımcı olur.

Turunç yağı kullanırken, anti-selülit masajı uygulayın.

9. Nane
Bu yağ, metabolizmasıya yardımcı olabilir ve selülit alanlarını yok etmek için greyfurt özü yağı ile kombine edildiğinde daha da etkili olduğu söylenir.

10. Rezene
Rezene özlü yağını cildinizde doğrudan kullanırken diğer yağlarla, özellikle biberiye esansiyel yağı ile harmanlandığında en etkili olma eğilimindedir. Üç çay kaşığı Zeytin veya jojoba yağının içine iki damla biberiye esansiyel yağı ve iki damla rezene özü yağ ekleyin. Harmanlayın. Yağların kombinasyonu, olası cilt tahriş etkilerini yok etmenin yanı sıra yararlı özelliklerini de korumaya yardımcı olur. Bu çözeltiyi kullanmak için harmanladıktan sonra karışımı bir tencerede ısıtın ve ardından dairesel hareketle parmaklarınızla masaj yapın. En iyi sonucu elde etmek için haftada en az bir kez tekrarlayın. Etkilerini arttırmak için her gün en az 8 bardak su için.

Not: Hamile iseniz bu aromatik yağları kullanmadan önce doktorunuza başvurun.


Kahve Tuzu Nasıl Yapılır?

Yiyeceğe kahve eklediğinizde, lezzete karmaşıklık katarsınız. Kahve, çikolatalı kek gibi tatlı yiyecekleri, sığır eti veya kuzu gibi kırmızı ete lezzet katar. Kahve, tariflerde bir madde olarak kullanılabilir, ancak kahvenin gevrekleşen kokusunu gıdalara eklemek için hızlı bir yol kahve tuzu serpiştirmekten geçer. Kahve tuzu veya espresso tuzu satın alabilirsiniz ya da çok daha az para harcamak için kolayca kendiniz yapabilirsiniz.

Kahve Tuzu Malzemeleri

2 çorba kaşığı deniz tuzu veya diğer kaba tuz
3 çorba kaşığı kaba iyi öğütülmüş kahve

Tuz ve kahveyi iyice karıştırın. Bunun için Bir gıda işlemcisi veya baharat değirmeni de kullanabilirsiniz.

Kahve tuzunu kullanabileceğiniz alanlar

Biftek, kızartma veya hamura serpebilirsiniz
Patlamış mısırın üzerine serpin
Dondurmaya serpin (karamel soslu vanilyalı dondurmayı düşünün)
Bir tatlı kek üzerine serpin
Kavurmadan önce sebzelere koyun
Çikolatalı biscotti yaparken , soğuttuktan sonra biscotti’nin ucuna eritilmiş küçük bir çikolata ekleyin, sonra kahve tuzu serpin ve çikolatanın sertleşmesine izin verin.

Sıcak çikolatanın içine bir tutam ekleyin.


Malzemeler: 

Kahve
Kahve Ogutucusu
Deniz Tuzu

Doğal Hindistan Cevizi Yağı Diş Macunu Nasıl Yapılır?

Herhangi bir zararlı kimyasal kalıntı olmadan en fazla yararı elde etmek için diş macunu yaparken organik hindistancevizi yağı kullanmak en iyisidir.

İçindekiler:
1/2 fincan hindistan cevizi yağı
2 çorba kaşığı kabartma tozu
15-20 damla nane, veya tarçın uçucu yağı, tat tercihine bağlı olarak
10 damla mür özü ( diş macununun etkinliğini artırmak için güçlü antibakteriyel etkiler sunar)

Yapılışı
Önce sert yani katılaşmış olan hindistan cevizi yağı eritilir veya hafifçe yumuşatılır.
Diğer tüm malzemelerle iyice karıştırın. Hindistan cevizi yağı hâlâ yarı sertse, karıştırmak için bir kaşık yerine çatal kullanın. Tamamen eritilmiş hindistancevizi yağı kullanıyorsanız, kabartma tozu ilave edildiğinden iyice karıştığından emin olmak için karışım soğuyunca birkaç kez karıştırmanız gerekecektir.
Elde edilen karışımı küçük bir cam kavanoza koyun. Ailenizden birkaç kişi kullanacaksa, herkes için ayrı kavanoz yapmanız daha iyi olacaktır.

Kullanmadan önce diş macununun tamamen soğumasına izin verin.
Soğuduktan sonra, diş fırçasını daldırın ve kılların üzerine küçük bir miktar alın. Ve dişlerinizi fırçalayın.

Ancak diş macununuzu, diş fırçasındaki bakterilerden korumak için macunu küçük bir kaşık ile fırçanın üzerine koymak daha iyi olacaktır.

Turşunun Çabuk Bozulmaması için Ne Yapılmalı?

Bin bir emekle kurulduktan sonra en kısa sürede bozulan yiyeceklerden biri de turşulardır. Nasıl hazırlandığı fark etmeksizin olduktan sonra hemen tüketilmesi gereken turşu grubu aksi halde içeriğinde kullanılan maddeler nedeniyle eriyip bozulmaktadır. Bu nedenle turşuların kısa sürede bozulmaması için uygulayabileceğiniz birkaç püf noktası öğrenmeniz gerekebilir.

Turşunuzu Güzel Muhafaza Etmeniz Bozulmaması için Önemli

Turşunuzu kurduktan sonra nasıl muhafaza ettiğiniz önemlidir. Eğer gerekli koşulları sağlamazsanız kısa süre sonra tüm kavanozun bozulduğunu fark edebilirsiniz. Bozulmaması içinse her şeyden önce ağız kısmını çok sıkı kapatmanız gerektiğini bilmelisiniz. Eğer ağız kısmı çok sıkı kapatılmazsa kavanozunuz hava alır. Dolayısıyla küflenmeyle beraber bozulma meydana gelir.

Kavanozu korumanız gereken bir diğer madde de güneş ışığıdır. Turşuların her biri karanlık ve soğuk olacak yerde kalmalıdır. Bu şekilde daha uzun ömürlü olurlar.

Kullanılan Su, Turşunun Bozulmasına Etki Eder

Turşu kurduğunuzda içine farklı su çeşitlerinden kullanırsanız turşularınız en fazla 2 hafta içerisinde bozulur. Bunun önüne geçmek için tek su çeşidi kullanmalısınız. Bilhassa musluk suyu tercih etmeniz çok daha faydalı olacaktır. Hazır suların içinde bulunan maddeler, turşunun yapısı üzerinde değişime neden olmaktadır.

Bozulmaya Başlayan Turşuyu Kurtarabilirsiniz

Turşunuz bozulmaya başladığında tamamını kaybetmemek adına önlem alabilirsiniz. Öncelikle bozulan kısmı tamamen kavanozun içinden çekip çıkartmalısınız. Küflü, erimiş ya da çürük turşu kalmadığında kavanozunuzun içine bir çorba kaşığı sıvı yağ dökebilirsiniz. Bu şekilde bozulma yavaşlayacaktır.

Mücevherler Ne Sıklıkta Temizlenmeli?

Her gün kullandığınız yüzükler ve diğer takılar asla ilk alındıkları gün gibi kalamaz. Fakat gereğinden fazla temizlemenin de takılara zarar verdiğini biliyoruz. Bu nedenle sahip olduğumuz hem maddi hem manevi değeri oldukça yüksek olabilen bu takıları tam kararında temizlememiz gerekiyor.

Mücevherleri Temizlemek Neden Önemli?

Fazla temizlemek zarar verir korkusuyla mücevherlerinize gerekli temizliği ve bakımı yapmamak onlara kesinlikle daha çok zarar verir. Temizlenmeyen ve günlük kullanılan mücevherler birçok bakteri barındırır ve zamanla alerji veya cilt rahatsızlıklarına neden olabilirler. Aynı zamanda kendi renkleri ve parlaklıkları da kaybolur. Özellikle değerli taşların üzerinde biriken fazla kir ve toz, taşların çizilmesine de neden olur. Eğer mücevherlerinizi doğru zamanda ve doğru şekilde temizlerseniz, onlara zarar vermezsiniz. Mücevhere zarar veren şeyler sertçe ovmak, ağır kimyasallar ve sıvıyla fazla temas etmeleridir.

Mücevherleri Ne Sıklıkta Temizlemeliyiz?

Mücevherlerin temizlenme sıklığı, sizin onları ne kadar kullandığınızla doğru orantılıdır. Elmas yüzükler opal veya kabartma taşlı yüzüklere göre daha dayanıklıdır. Bu nedenle daha sık ve daha yoğun şekilde temizlenebilir. Eğer elmas yüzüğünüzü her gün kullanıyorsanız, her iki haftada bir yüzüğünüzü nazikçe silerek parlatın. Ayda bir daha yoğun bir temizlik uygulayın. Altı ayda bir ise bir kuyumcuya götürerek yüzüğünüzü profesyonel şekilde temizletin. Her gün kullanmadığınız ve daha hassas olan takılarınız için sıvı temizlik maddelerinden kaçının. Yumuşak bir bezle hızlı ve nazikçe silmeniz yeterlidir veya yumuşak ve nemli bir diş fırçasıyla da fırçalayabilirsiniz.

Mücevherler Evde Nasıl Temizlenir?

Evde mücevherlerinizi temizlemenin birçok farklı yöntemi vardır. Mücevherlerinizin çeşidine göre bu yöntemleri deneyebilirsiniz. Evde mücevherlerinizi temizleme yöntemleri için bu yazımıza göz atabilirsiniz. Profesyonel temizlik yaptırmadığınız durumlarda bu yöntemler etkili olacaktır. Ancak mücevherlerinizi temizlediğinizi düşünerek bir kuyumcunun yapacağı profesyonel temizleme işinden de vazgeçmeyin. Değerli takılarınızı mutlaka yılda 1 veya 2 kez bir kuyumcuya gösterin.

Profesyonel Takı Temizleme Ücretleri Pahalı Mı?

Eğer takılarınızı küçük bir kuyumcudan aldıysanız, zaten tüm temizlik işlemlerini hayat boyu ücretsiz olarak yapacaktır. Mücevherleri satın alırken de bu bilgiyi kendisine sorabilirsiniz. Kuyumcunuza güvenmek çok önemlidir. O nedenle eğer mümkünse bir yakınınızdaki bir kuyumcuyla iyi ilişkiler kurmaya çalışın. Unutmayın. Değerli mücevherler hiçbir şekilde değer kaybetmez. Eğer takılarınızı satın aldığınız yere temizletemeyecekseniz, kullanılan temizlik araçlarına ve mücevherinizin değerine göre 50 TL – 200 TL arası bir ücret ödeyebilirsiniz. Takılarınızı temizletmek için gittiğiniz kuyumcunun bu işten gerçekten iyi anladığına emin olun. Örneğin ailenizden kalan antika takılarınızı temizleyip cilalayan bir kuyumcuyla karşılaşmak istemeyebilirsiniz. Antika takılar mutlaka özel bir bakım gerektirir.

Malzemeler:
Mucevher temizleyicisi
Mucevher Temizleme Sivisi


Shiatsu Masaji Faydalari Nelerdir?


Antik çağlardan beri uygulanan olan Shiatsu, ‘parmakla bastırma’ anlamına gelir. Akapunkturla aynı felseyefe sahip olan Shiatsu masajında, vücudun belli noktalarına elle basınç uygulayarak, o noktadan geçmekte olan enerji akışını, dolayısıyla bağlantılı organları iyileştirmek hedeflenir.

Bilimsel olarak bakıldığında Shiatsu, aşırı çalışan sinir sistemini yatıştırarak kan dolaşımını hızlandırır, gerilen kasların salınmasını sağlar ve stresi azaltır.

Shiatsu Nasıl Hissettirir?

Shiatsu masajı avuç içleri ve parmakların sürekli ritmik masajından oluşur.  Diğer masajların aksine, bütün avuç içiyle değil, özel parmak petleriyle belli noktalara basınç uygulama şeklinde gerçekleştirilir. Bu belli noktalara uygulanan basıncı bazı insanlar ‘hoş bir acı’ olarak tanımlayabilir.

Seans Sırasında Ne Beklemeliyim?

Masaj, alçak bir masaj masasında veya yerde yapılır. Diğer masaj türlerinin aksine herhangi bir masaj yağı kullanılmadığı için giyinik yapılır.

Shiatsu Masajının Faydaları Nelerdir?

Shiatsu’nun önde gelen uzmanlarına göre Shiatsu masajı aşağıda sıralanan rahatsızlıklar için tedavi niteliğindedir:

Rahatlama

Sırt Ağrısı

Baş Ağrısı

Adet Sancıları

Anksiyete

Uykusuzluk

Boyun ve Omuz Ağrıları

Yorgunluk

Yaraların İyileşmesi

Stres

Romatizmal Ağrılar

Sindirim Sorunları

Kabızlık

Depresyon

Ancak aklınızdan çıkarmayın ki bu rahatsızlıklara gerçekten faydalı olup olmadığı henüz bilimsel olarak kanıtlanmış bir bilgi değildir.

Shiatsu Kimlere Önerilmez?

Shiatsu masajı belli rahatsızlara sahip insanlar için sakıncalıdır:

-Bulaşıcı cilt hastalığa ya da açık yaralara sahip olanlar,

-Yakın zamanda ameliyat geçirmiş olanlar,

-Doktoru tarafından aksi önerilmedikçe kemoterapi veya radyasyon tedavisi görenler,

–Östropoz olanlar,

-Pıhtısı olanlar, çünkü masaj pıhtının harekete geçmesine neden olabilir. Kalp rahatsızlığına sahip olanlar ise mutlaka önce doktoruna danışmalıdır.

-Hamileler, her türlü masajdan önce mutlaka doktoruna danışmalıdır. Shiatsu yaptırmak için, mutlaka hamile masajı konusunda uzman ve sertifika sahibi insanlar seçilmelidir.

–Shiatsu hiçbir zaman morlukların, iltihaplı bölgelerin, iyileşmemiş yaraların, tümörlerin, karın fıtığının ve yakın zamanlarda oluşmuş kırık ya da çatlakların üzerine uygulanmamalıdır.


Shiatsu masajı yaptıracaksanız en doğrusu, başlamadan önce mutlaka doktorunuza danışmaktır.

Su isiticisi nasil temizleniz?

Mutfakta bulaşık sırasında ya da yemek yaparken en çok ihtiyaç duyulan sıcak suyu birkaç dakika da hazır hale getiren kettle, birçok kişinin temizliğinin nasıl yapılacağı konusunda kararsız kaldığı konulardan biridir. Sadece su ısıtmak için kullanılması çok fazla kirlenmesine neden olmasa da musluk sularındaki kirecin kettle rezistanslarını kaplaması hem kötü bir görüntü oluşmasına hem de çalışma veriminin düşmesine neden olacaktır. Belirli zamanlarda kettle içini temizleyerek suyun ısınma hızını artırmak ve enerji tasarrufu sağlamak mümkün olacaktır.

Limon Tuzu İle Kettle Temizleme

Kettle içinde biriken kireci çözebilmek için her bayan kendi bildiği kireç çözücü yöntemleri kullanmaktadır. Çoğu zaman kullanılan kimyasal kireç çözücüler sağlığı olumsuz yönde etkilemekte ve iyi durulanmadığında kimyasallar her kullanımda suya geçmektedir. Bu nedenle limon tuzu gibi son derece zararsız doğal bir malzeme ile kettle içindeki kireci temizlemek mümkündür. Bunun için kireç olan kısma kadar su doldurulmalı su ısıtıcısının içine bir tatlı kaşığı limon tuzu atarak çalıştırılmalıdır. Kaynadıktan sonra otomatik kapanacak olan ısıtıcının içi yavaşça çalkalanarak yumuşayan kirecin çıkması sağlanır. Bu işlem sonrasında bol su ile durulanan kettle tertemiz olacaktır.

Beyaz Sirke İle Kettle İçi Temizleme

Doğal kireç sökücü özelliğine sahip malzemelerden biri de beyaz sirkedir. Kirecin temizlenmesi konusunda etkili bir yöntem olmasına karşın sirke kokusuna karşı hassasiyeti olanların bol durulama işlemi yapmaları gerekmektedir. Bu yöntemde kettle bir miktar su ile çalıştırılır. Kaynadıktan sonra kapanan ısıtıcının içine en üst seviyeye kadar beyaz sirke konur. Bir gece bekletilmesi gereken beyaz sirke kettle rezistanslarını kaplayan tüm kireçten arınmasını sağlayacaktır.

Limon İle Kettle Nasıl Temizlenir?


Sık sık kettle içi temizliği yapanların tercih edebileceği limon suyu, hafif kireçlenmeye başlamış olan kısımların temizliğinde etkilidir. Bir limonun suyunu sıkarak kettle içine boşaltılır ve üzerine bir miktar su ilave edilir. Kaynatılan su ve limon suyu karışımı sonrasında büyük ölçüde kirecin temizlendiği görülecektir. Tamamen temizlenmemiş kısımlar içinde birkaç kez bu işlemi tekrarlamak, zararsız ve ekonomik bir yöntemle kettle temizliği yapmayı sağlayacaktır.

Hamile Kalmak İçin Ne Yapmalısınız?

Eşinizle artık çocuk sahibi olmaya karar verdiyseniz, hamile kalmak için bazı aşamaları geçmeniz gerekir. Uzmanların belirlendiği 6 aşamanın ardından artık hamile kalmamanız için önünüzde hiçbir sebep kalmayacaktır.

Adım- Doğum kontrolünü bırakın

Daha önce doğum yapmamış kadınların büyük bir bölümü doğum kontrol hapları kullanır. Hamile kalmaya karar verdikten sonra bu hapların kullanımını bırakın. Hapları bıraktıktan sonra vücudunuzun hormonel açıdan eski halini alması birkaç ay sürebilir. Tabi bazen hapları bırakır bırakmaz hamile kalındığı da olabilir.

Adım- Yumurtlama günlerini bilin
Eğer yumurtlama günlerinizi bilmiyorsanız, ne yaparsanız yapın hamile kalamazsınız. Yumurtlama günlerinizi öğrenmeniz için ovulasyon belirleyicisi kitleri (OPKS) kullanmanızı öneririz. Ya da vücut Isısı (BBT) grafikleme kullanabilirsiniz. Yumurtlamadan itibaren 36 ile 48 saat arasında hamile kalma şansınız vardır. Yumurtma zamanını öğrenmenin klasik yöntemi ise kaç günde bir regl olduğunuzu hesaplayın ve 14 çıkarın. Ortaya çıkan rakam sizin hamile kalabileceğiniz gündür.

Adım- Yumurtlama öncesinde sekse başlayın
Sperm kadın vücudunda 12 saat ile 3 gün boyunca kalır. Kadının yumurtası ise 12 ile 24 saat canlı olarak kalır. Kadın yumurtasının kısa ömürlü olması sebebiyle hamile kalmak için yumurtlama öncesinde seks yapmaya başlamanız gerekiyor. Yumurtlama olduğunda çevrede ne kadar çok sperm olursa hamile kalma şansınız da o kadar çok olur.

Adım- Seksten sonra ayağa kalkmayın
Seksten sonra sırt üstü yatın. Çünkü spermlerin mümkün olduğu kadar yumurtalık bölgesine gitmesi gerekmektedir. Bacaklarınızı kapalı tutun ve bir miktar yukarıya kaldırın. Uzmanlar sabah saatlerinde erkeklerin sperm sayısının yüksek olduğu görüşünde birleşiyor. İşte bu tespitten dolayı sabah 10 gibi seks öneriliyor.

Adım- Yapılmaması gerekenler
Hamile kalmaya çalışan çiftlerin seks sırasında yapmamaları gereken bazı noktalar vardır.

Seks sırasında kayganlığı sağlamak için yağ kullanmayın

Orgazm olun. Çünkü orgazm sırasında vajinal hareketlilik olduğu için spermlerin daha rahat hareket etmesi sağlanmaktadır.

Erkekler boksör kilot giymemeli. Spermlerin sıcaklığı da hamileliği etkileyen bir faktördür. Araştırmalar, boksör kilotların sıcak tutmasından dolayı erkeklerin giymemesi gerektiğini gösteriyor.

Hamile kalmazsanız paniğe kapılmayın
Tüm bu çalışmalarınıza rağmen hamile kalmadığınızı öğrenince lütfen panik yapmayın. Çiftlerin yarısı ilk 6 ayda, yüzde 85’i ise hamile kalma kararlarından 1 yıl sonra hamile kalmaktadır.

Balık Yağı Takviye Gidalari Hakkında Bilinmesi Gerekenler



Omega 3 yağ asitlerinin (EPA ve DHA) kalp hastalıklarını önlediği ve kandaki trigliserit seviyelerini düşürerek kolesterol dengesini düzenlediği kanıtlandığından beri balık yağı takviyeleri daha yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı.

Aslında balık yağı almanın en iyi yolu şüphesiz yağlı balıkları tüketmek. Eğer haftada en az iki kere somon gibi bol yağlı soğuk deniz balıklarını yiyebiliyorsanız balık yağı takviyesi almanıza gerek yok. Bunu yapamıyorsanız balık yağı takviyesi almayı düşünebilirsiniz.

Balık Yağı Takviyesi Alırken Nelere Dikkat Edilmeli?

Eğer sıvı balık yağı takviyesi alıyorsanız ambalajında açıldıktan sonra buzdolabında saklanmasının gerekli olmadığı ibaresi bulunan ürünlerden kaçının. Oksitlenmeyi engellemek için koyu renk cam şişede satılan ürünleri tercih edin. Işık, balık yağı veya kapsüllerinin oksitlenmesini hızlandıran en önemli faktörlerdendir. İçeriğinde balık yağına ek olarak antioksidanlar da içeren markaları tercih edin. Bunlar genellikle E vitamini, biberiye veya yeşil çay özleri olabilir.

Peki Ne Kadar Balık Yağı Takviyesi Almalısınız?

Günlük olarak 250-500 miligram arası EPA+DHA Omega 3 yağ asidi alımı yeterli olacaktır. 1000 miligramlık bir balık yağı kapsülü ise üretici firmalara göre farklılık göstererek 200 ila 800 miligram arası EPA+DHA içerir.

Balık Yağı Kapsüllerinin Yan Etkisi Var mıdır?

Balık yağı kapsüllerinin en olası yan etkileri mide bulantısı ve ağza gelen balık tadı olarak belirlenmiştir. Balık yağını yemeklerle birlikte almak ve buzdolabında saklamak bu problemlerin önüne geçebilir. Balık yağı veya kapsüllerinin son kullanma tarihine de çok dikkat edilmelidir. Birçok marka genellikle şişe açıldıktan 90 gün sonrasına kadar taze kalabilmektedir. Kötü bir şekilde balık kokan yağ veya kapsüller derhal atılmalıdır.

Balık Yağı Takviyeleri Cıva Zehirlenmesine Yol Açar mı?


Denizlerdeki kirlenme balık tüketirken maalesef denizlerdeki zehirli maddelerin yediklerimiz yoluyla bizi de etkileyebileceği sorusunu akla getiriyor. Bu maddelerin başında ise tabii ki cıva geliyor. Cıva zehirlenmesi konusunda en çok hamileler ve çocuklar dikkatli olmalı. Balık yağı kapsüllerinde cıva ve diğer zehirli maddeler çok çok düşük oranlarda bulunuyor. Yine de satın alacağınız balık yağı takviyesinin cıva testlerini geçip geçmediğini kontrol etmenizde yarar var.


Kronik Ağrı ile Baş Etmek için Bu Yöntemleri Deneyin

Uzun süredir devam eden ağrı şikayetleri hayatımızı zorlaştırıp tadımızı kaçırabiliyor. Bu yazımızda sizlerle kronik ağrıyı bir nebze olsun hafifletebilecek basit teknikler paylaşacağız.

Bu tekniklerin herhangi birini uygulamaya başlamadan önce vücudu rahatlatabilmek için derin nefes almayı ve odaklanmayı öğrenmek çok önemli. Derin nefes alma egzersizini aşağıdaki gibi uygulayabilirsiniz:

Karanlık bir odada rahat bir şekilde oturun. Gözlerinizi kapatın veya bir noktaya odaklayın.
Nefes alma hızınızı yavaşlatmaya çalışın. Göğsünüzü kullanarak derin derin nefes alın. Aklınıza düşünceler gelirse tek bir kelimeye odaklanmaya çalışın. Örneğin “rahatla” kelimesine odaklanabilirsiniz. İçinizden bu kelimeyi söylerken yavaşça nefes alıp verin.
2-3 dakika bu şekilde nefes alıp vermeye devam edin.
Nefes alışverişinizin yavaşladığını hissettiğiniz zaman aşağıda önereceğimiz teknikleri kullanmaya başlayabilirsiniz.
Odağı Değiştirme

Dikkatinizi vücudunuzda ağrımayan herhangi bir yere verin. Bu noktadaki hissi değiştirmeye çalışın. Örneğin elinize odaklandıysanız elinizin ısındığını hayal edebilirsiniz. Bu egzersiz zihninizin odağını ağrıyan bölgeden uzaklaştırmaya yardımcı olur.

Disosiyasyon (Ayrışma)

Bu yöntemde ağrıyan bölge zihinde vücudun geri kalanından ayrı olarak düşünülür. Örnek vermek gerekirse boynunuz ağrıyorsa boynunuzu ayrı bir bölüm olarak zihninizde canlandırıp boynunuzun odanın uzak bir köşesinde oturduğunu hayal edip ona orada kalmasını söyleyebilirsiniz.

Zihinsel Anestezi

Bu teknikte ağrıyan bölgeye uyuşturucu bir ilacın enjekte edildiği hayal edilir. Örneğin boynunuza ağrı kesici bir iğne yapıldığını ve sonrasında bu bölgeye yatıştırıcı bir buz torbası koyduğunuzu hayal edebilirsiniz.

Transfer

Elinizde zihninizle sıcak, soğuk, uyuşma gibi farklı duyular üretin. Sonra elinizi ağrıyan bölgeye koyun. Elinizdeki bu duyuyu ağrıyan bölgeye transfer ettiğinizi canlandırın.

Zamanda İlerleme/Gerileme

Zihninizi kronik ağrınızın olmadığı veya çok daha hafif olduğu geçmiş veya gelecekteki bir zamana götürerek kendinizi o anda hayal etmeye çalışın. Sonra kendinize bu imaj doğruymuş gibi hareket etmenizi söyleyin.

Sembolik İmgelem

Ağrınızı temsil eden bir sembol seçin. Örneğin çok sıcak bir demir, parlak yanan bir ampul, eski bir tahta parçası gibi. Bu sembolün rahatsız edici özelliklerini zihninizde yavaş yavaş değiştirerek düzeltin. Örneğin demirin yavaş yavaş soğuduğunu, ampulün parlaklığının azaldığını hayal edin.

Pozitif İmgelem

Bu teknikte basit bir şekilde kendinizi rahat, mutlu ve güvende hissettiğiniz bir yerde hayal edin. Bu bir plaj, orman, güzel manzaralı bir yer veya hayalini kurduğunuz bir ev olabilir. Kendinizi bütün ayrıntılarıyla burada hayal etmeye çalışın. Duyu organlarınızla hissedilebilecek duyulara odaklanmaya çalışın. Örneğin kuş seslerini duyduğunuzu, güneşin teninizi ısıttığını hissedin.

Sayma

Ağrı ataklarıyla baş ederken içinizden sayma tekniğini kullanabilirsiniz. Nefesinizi, yerdeki karoları veya zihninizde canlandırdığınız bir imajı (örneğin koyunlar) sayabilirsiniz.

Ağrıyı Hareket Ettirme

Ağrıyı vücudunuzun bir bölgesinden baş etmesi daha kolay başka bir bölgesine hareket ettirin. Örneğin şiddetli boyun ağrınızı zihninizde kolunuza taşıyın ve buradan da havaya gönderin.


Kronik ağrı şikayetiniz varsa bu yöntemlerden hangisiyle kendinizi daha rahat hissediyorsanız onu uygulamaya başlayın. İlk zamanlarda zorlansanız da alıştırma yaptıkça bu yöntemleri daha rahat bir şekilde kullanabildiğinizi fark edeceksiniz. Haftada 3 gün yarımşar saat boyunca bu tekniklerle alıştırma yapabilirsiniz. Zaman içinde vücudunuz rahatlamayı öğrenecek ve sadece birkaç derin nefesle bile ağrınız hafifleyebilecektir.

Boraks Nerede Satılır? Ne İşe Yarar?

Ev temizliğinde sık sık kullanılan boraks, çeşitli maddelerin bir araya gelmesi ile ortaya çıkmış ve mikropların yok edilmesinde oldukça başarılıdır.

Boraks Nedir?

Boraks doğal bir mineraldir. Su, oksijen, sodyum ve bordan oluşur. Doğal dezenfektan olarak evlere girmektedir.

Boraks Ne İşe Yarar?

Boraks adını Arapça Burak yani parlak isminden alır. Kimyasal madde evinde kullanmak istemeyenler, sağlığına dikkat edenler, deterjanlara alerjisi olanlar, küçük çocuğu olanlar boraks ile evlerinin dört bir yanında doğal olarak hijyeni sağlamaktadırlar.

Boraks Nerede Kullanılır?

Boraks tıpkı marketlerden alınan kimyasal maddeler yoluyla elde edilmiş temizleyicilerle aynı işi yapar. Aralarındaki fark boraks mineralinin insana ve çevreye zarar vermemesidir. Çamaşır yıkanmasında,  bulaşık temizliğinde kullanılır. Evlerinde sağlıklı temizliğe kavuşmak isteyenlerin boraks mineralini yakından tanıması gerekmektedir. Evlerini temizlerken faydadan çok zarar görenler çareyi doğaya ve çevreye dost olan boraks maddesini almakla bulmaktadırlar.

Boraks aynı zamanda bahçe işlerinde de kullanılır. Zehirli otların temizliğinde kullanılır. Topraktaki diğer canlılara zarar vermez ve böcek oluşumunun önlenmesinde toprağa serilir.

Boraksın Kullanıldığı Alanlar

Boraks kozmetik sanayisinde kullanılır.
Boraks inşaat sanayisinde kullanılmaya başlamıştır. Çimentoya sağlamlık verdiği öğrenilmiştir.
Boraks atık sanayide kullanılır.
Boraks deterjan sanayisinde kullanılır.
Boraks enerji sektöründe kullanılır.
Boraksın Çamaşırlarda Kullanımı Nasıl Olmalıdır?

Kimyasal deterjanlar hem çok pahalı hem de sağlığa olumsuz etkileri bulunmaktadır. Evde hazırlanabilir bir reçeteye artık kimyasal deterjanlara dünyanın paraları verilmeyecek hem de sağlık korunmuş olacak. 1 kahve fincanı boraks, 1 kahve fincanı çamaşır sodası ve limon tuzu ile sağlıklı deterjanlar hazırlamak mümkündür. Bu karışımı normal deterjan ölçüsünde çamaşır makinesinin yıkama gözüne eklemek suretiyle temizlik işlemine başlamak mümkündür.

Boraksın Bulaşık Yıkamada Kullanımı Nasıl Olmalıdır?

1 Su bardağı boraksı aynı şekilde çamaşır sodasıyla karıştırmak ilaveten portakal yağı ya da mandalina yağı kullanmak bunlardan karışım yapmak bulaşık deterjanı yerine geçmektedir. Unutulmamalıdır ki bulaşıkların iyice durulanması gerekmektedir.



Boraksın Halılarda Kullanımı Nasıl Olmalıdır?

1 fincan boraks ve 1 fincan karbonatı su ile macun kıvamına getirerek kirli veya lekeli kısma ovmak suretiyle temizliğini sağlamak mümkündür. Koku sinen halılar ya da kilimleri bu karışımı üzerine serperek bekletmek, sonrasında ise süpürge ile iyice temizlemek gereklidir.

Boraksın Tuvalet Temizliğinde Kullanımı Nasıl Olmalıdır?

1 su bardağı boraks ve çamaşır sodasına ilaveten sirke de mikrop kırıcı özelliğiyle aralarına katılmaktadır. Karışımı macun haline getirerek yüzeylere fırça ya da sünger yardımıyla ovmak suretiyle temizlik işi gerçekleştirilebilir.

Boraksın Böcek İlacı Olarak Kullanılması Nasıldır?

Her türlü böceğe karşı etkili olan boraks böceklerin çıktığı deliklere sürülmektedir. Hamam böceklerine bile tesiri vardır. Çocuklara temas etmesinden kaçınmalıdır. Uygulandıktan sonra eller bol suyla durulamak gereklidir.

Boraks Nerede Satılır?


Boraksı aktarlardan, organik pazarlardan, eczanelerden ve güvenilir internet sitelerinden temin etmek mümkündür. Son yıllarda insanların doğal ve doğaya yönelik organik ürünler seçmesi boraks gibi pek bilinmeyen maddelerin günümüzde popüler olmasını sağlamıştır.

Kahvenin Cabuk Sogumasi Nasil Onlenir?

Lezzetli tadı ve kolay içimi ile kahveler tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de neredeyse her evde sık sık tüketilen içecekler arasında ilk sıralarda yer alır. Çeşitli türleri bulunan kahvelerin en keyifli içim şekillerinden birisi ise sıcak olan halleridir. Bu nedenle bir kahvenin sıcak olarak servis edilebilmesi çok önemlidir. Hızlı soğuyan kahveler için uygulanabilecek birtakım teknikler ile bu problem büyük ölçüde önlenebilir.

Kahvenin Çabuk Soğuması Nasıl Engellenebilir?

Kahvenin çabuk soğumasını engelleyebilmenin kolay yolları içerisinde en popüler olan yöntemlerden birisi alüminyum folyo tekniğidir. Bu yöntemde gerekli olan tek şey; kahvenin konulduğu bardağı kaplamaya yetecek miktarda alüminyum folyodur. Piyasada alüminyum folyo adı altında çok sayıda farklı markanın ürünü satılır fakat kahveleri sıcak tutabilmek için kaliteli bir alüminyum folyo tercihi oldukça önemlidir. Bu nedenle alüminyum folyo yöntemi ile kahveyi sıcak tutabilmek için koroplast alüminyum folyo kullanımı önerilir. Tekniğin uygulanışı için kahve konulan bardağın etrafına tamamen saracak şekilde alüminyum folyo kullanılması ve sonrasında sabitlenmesi yeterlidir. Dileyen kişiler kahve bardağının üstten hava almasını önleyebilmek amacı ile açık olan üst kısmına da alüminyum folyo kapatarak maksimum süreyle sıcak kalmasını sağlayabilirler. Bu şekilde kapatılan bir bardak kahve çok daha uzun süre soğumadan bekleyebilir.

Alternatif Sıcak Kahve Muhafazası Olarak Islak Bez


Hazırlanan kahvelerin uzun süre sıcak kalabilmeleri için alternatif yöntemler arasında alüminyum folyonun temin edilemediği durumlarda su ısıtıcısında ya da bir kapta kaynatılmış olan suyun bir beze dökülmesi ve akabinde ıslak sıcak bez ile yine kahve bardağının etrafının sarılması yöntemi uygulanabilir. Folyo yöntemi kadar etkili olmayan bu teknik daha kısa bir süre kahveyi sıcak tutabilir.